Gönüllü Staj

Herkese merhaba. Bugün çok güzel bir yazı ile karşınızdayım. Evet, gönüllü staj 🙂 . Bildiğiniz gibi biŞantiye olarak gönüllü stajı sürekli dile getirmekteyiz. Ben de pandemi sürecinde gönüllü staj yapmış birisi olarak sizlere naçizane yaşadıklarımı anlatmaya çalışacağım.
Gönüllü stajın ne olduğunu sanırım hepimiz biliyoruz ancak bilmeyenler için kısacık açıklayayım.
Gönüllü staj; okuldan tamamen bağımsız, kendi istek ve çabamızla kendimizi geliştirmek için yaptığımız stajdır. Bunun süresi yoktur siz ne kadar isterseniz o kadar yapabilirsiniz.
Ben 1. Sınıfı bitirdiğim yaz döneminde kimisi uzun kimisi kısa olmakla beraber 4 farklı firmada gönüllü staj yaptım. Şimdi siz diyebilirsiniz ki biz daha 1 tane yapamıyoruz sen nasıl 4 tane yaptın.
Hemen anlatıyorum kemerleri bağlayın 🙂
Ben 1 yıl İngilizce hazırlık okudum. Aslında onun yaz döneminde de gönüllü staj yapmayı istiyordum ancak hem o zaman inşaat sektörünün krize girdiği zamanlardı hem de sektörden kimseyi tanımadığım için hangi yolları izlemem gerektiğini bilmiyordum onun için yapamamıştım. Ancak biŞantiye ailesinin bir üyesi olduktan sonra sürekli duyduğum bir şey vardı gönüllü staj, gönüllü staj, gönüllü staj… Dedim aranan kan bulundu. Herkesin merak ettiği gibi ben de gönüllü stajı nasıl bulacağımı bilmiyordum. Ancak şunu öğrendim; 8-10 yere başvuru yaptın kimse dönmedi mi, ASLA PES ETME. Ben de aynen öyle yaptım. Finaller biter bitmez yaşadığım şehirdeki inşaat firmalarını bulup mail atmaya başladım. İnternet sitelerinde cep numarası olanlara WhatsApp üzerinden yazdım. Sektörde tanıdığım kişilerle irtibata geçtim. Bunlar oturduğum yerden yaptıklarımdı. Yeter mi tabii ki yetmez. Çünkü henüz olumlu bir dönüş alamadım. O zaman bu böyle olmaz kalk ayağa. Kendimi attım dışarı, gördüğüm şantiyeye girip konuştum. İnşaat firmalarının ofislerine gidip görüşmeye başladım. Bu saydıklarım tabii ki bir günde olmadı ancak olumlu sonuç alana kadar asla pes etmedim ve nihayet ilk olumlu sonuç geldi. Artık ben de gönüllü stajyer oluyorum 🙂 . Bulana kadar bunları yaşadım peki ilk sahaya çıktığımda neler hissettim, nasıl alıştım, sahada neler yaşadım biraz da onlardan bahsetmek istiyorum.
İlk günüm için akşamdan çantamı hazırladım. Bilgisayarım, not defterim, malum yaz günü güneş gözlüğüm ve baretim. Evet, her şey hazır gözüküyordu. Sabah evden 06.50’de çıktım. Tam iki farklı toplu taşıma ile şantiyeye ulaştığımda saat 08.15’ti. Bu yolu her gün gittim. İlk gün şantiye şefim ile tanıştım, sonrasında ustalarımızla tanışıp atmosfere uyum sağlamaya çalışıyordum. Acemi gibi durmak istemiyordum ancak çok belli oluyordu stajyer olduğum 🙂 . Mesleğimle ilk kez burada tanışıyordum ve hiçbir şey bilmiyordum. Her şeyi şefime ve ustalara soruyordum. Bunun adı ne, nasıl yapılıyor, neden yapılıyor gibi aklıma takılan her şeyi soruyordum. Ama en önemlisi bence fotoğraf çekmek ve not almak. Her gördüğüm şeyin fotoğrafını çekiyordum ve gün içinde öğrendiklerimi not alıyordum. Ayrıca gün sonunda bugün neler yaptığımızı not alıyordum. Örnek vermem gerekirse A blok 4.kat duvarları örüldü. B blok 2.kat kolon kalıpları çakıldı gibi. Günler geçtikçe bazı şeyleri öğrenmeye başlamıştım ve artık proje okumayı da öğrenmiştim. Bir de ustalar size şefim dediyse tamam artık şantiye sizin gibi gezmeye başlarsınız 🙂 .
Şantiyede kola ve beton denince akan sular durur. Buna hazır olun. Şefim kola yok mu sözünü çok sık duyabilirsiniz. Ayrıca beton günleri şantiyede her zamankinden farklı bir hava hakim oluyor. Beton arabası bir türlü gelmek bilmez herkes yolunu dört gezle bekler. Gelince de herkesin yüzündeki mutluluğu görürsünüz.
Her şey güzel evet ama hiç mi kötü bir şey yaşamadım. Maalesef işimizin gereği sürekli olumsuz durumlarla karşılaşacağız. Naçizane tavsiye olarak şunu verebilirim. Sizi kullanmalarına izin vermeyin. Bugün yardım niyetiyle yaptığınız bir iş yarın artık sizin göreviniz olarak algılanır ve tekrar yapmazsanız neden yapmadığınız sorulur. Bu konuya dikkat etmelisiniz. Şunu da söylemeden geçemeyeceğim. Normalde geç uyuyan ben, yazın sıcaktan ve şantiyede koşmaktan 21.00 gibi uyumaya başlamıştım. Alışana kadar siz de aynı durumla karşılaşabilirsiniz 🙂 .
Ve üzücü haber… Bazı nedenlerden dolayı gönüllü stajı bırakmak durumunda kaldım. Ancak ertesi gün evde kalınca boşluğa düştüm. Staja alışmıştım ve öğrenmenin tadını alınca bu şekilde bırakamazdım. Birkaç gün dinlendikten sonra tekrar bir gönüllü staj arayışına girdim. Ancak bu sefer bir nebze de olsa neler yapmam gerektiğini biliyordum. İkinci gönüllü staj yerim resmi kurumun bir yüklenicisi olan firmaydı. Bu şantiyede artık işin teslim süreci yaklaşmıştı ve ihaleyi tarihinde teslim edebilmek için çok yoğun bir koşturma vardı. Burası ilk şantiyemin 3 katı kadar daha büyük bir şantiyeydi ve sürekli kontrol için şantiyeyi tabiri caizse dört dönüyordum. Burada uzun süre kalamadım çünkü proje tamamlanmıştı.
Yeniden bir arayış daha 🙂 . Bu sefer en baştan hafriyat aşamasından itibaren bir projede bulunmak istiyordum ve uzun uğraşlar sonucunda onu da buldum ve kabul edildim. Yazımın sonunda nasıl kabul aldığımı da anlatacağım merak etmeyin. Burada artık biraz daha tecrübeliydim. Proje okuyabiliyordum, kontrol yapabiliyordum. Az da olsa metraj da yapmaya başladım. Ve burada ilk kez asmolen döşeme imalatı ile karşılaşmıştım ve onu da öğrenmiş oldum. Burada da kaba inşaat süreci bitene kadar görev aldım. Artık derslerimin başlangıcı yaklaşmıştı. Buradan da ayrılıp son bir durak olarak bir beton santralinde görev aldım. Beton geliyordu şantiyemize ancak nasıl geliyordu onu merak ediyordum. O yüzden 1 hafta kadar kısacık bir süre de olsa betonun üretimini ve test sürecini yerinde gördüm.
Ve gönüllü staj günlerinin sonuna geldik. Derslerden vakit kalırsa tekrar bir girişimde bulunabilirim diye düşünüyordum ancak derslerden ve ödevlerden dolayı maalesef tekrar inemedim sahaya.
Şimdi gelelim gönüllü staja kabul edilme şartlarına ;
- Firmadan herhangi bir ücret talep etmediğinizi belirteceksiniz ya da üstü kapalı hissettireceksiniz. Yeri gelecek sigorta bile yapmayacaklar. Bunlara hazır olmalısınız.
- Gerçekten istekli olduğunuzu, öğrenmeye heyecanlı olduğunuzu hissettireceksiniz.
Benim gönüllü staj maceralarım bu şekildeydi. Kendinizi geliştirmek ve mezun olmadan tecrübe edinmek istiyorsanız yolunuz gönüllü stajdan geçiyor. Bunun için de dediğimiz gibi asla ama asla pes etmek yok. İstediğimizi elde edene kadar çalmadığımız kapı kalmasın. Umarım sizlere faydalı olurum.